DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000
Arif ÜÇLER
Arif ÜÇLER
Giriş Tarihi : 23-07-2023 18:10

CEHALETLE SAVAŞ

    Ukrayna Kiev’de avukatlık yapan eski patronumun eşi Olesya Stephançenko’ya dedim ki;

Sizin savaşınız silahla, tankla, topla, tüfekle, roketle, füzeyle, uçakla, ihayla, sihayla.

Bizim savaşımız cehaletle.

Sizin savaşınız en fazla 10 yıl sürer.

Bakın yakın tarihteki savaşlara…

İran-Irak 8 yıl (1980-88)

Rusya-Afganistan 10 yıl (1979-89)

Rusya-Çeçenistan 1,5 yıl (1994-96)

ABD-Vietnam 10 yıl (1963-73)

Bosna savaşı 3 yıl (1992-95)

Sadece ABD-Afganistan savaşı 20 yıl sürdü.

Bizim savaşın kaç yıl süreceği belli değil.

Bana yüzde verdirip de başımı belaya sokturmayın, toplumun bir kısmı eğitime muhtaç.

Hem de muhtaç oğlu muhtaç.

Üstelik sıfırdan.

Alacaksın koca koca adamları-kadınları sil baştan eğiteceksin.

Kolay iş mi bu?

Okuma alışkanlığı-kültürü yoksunluğu gibi çok büyük bir derdimiz de var ayrıca.

Eğitim yetersiz olunca bu da olmuyor işte.

Bilgiyi öyle kulaktan dolma o onu demiş bu bunu demiş şeklinde almak yerine okuyarak öğrenmediğimiz sürece bizden ne köy olur ne kasaba?

Sadece büyükleri değil çocukları da iyice eğitmemiz lazım.

Öyle her gelen iktidara göre eğitim sistemini değiştirmeden demokratik, laik, bilimsel, eşit ve parasız olarak…

Rusya-Ukrayna savaşı en fazla 10 yıl sürer dedik.

Peki, bizim cehaletle savaşımız?

En az 20 yıl mı?

Veya 30 ya da 50 mi?

Valla işimiz var!

50’den aşağısı kurtarmaz!

En az 50 yıl savaşacağız bununla!

Başka türlü düzelmez bu memleket!

Eğitim olmazsa olmaz.

İlim, bilim, liyakat olmazsa olmaz.

Bugün geldiğimiz nokta bunu göstermiyor mu?

KADİR GECESİ DOĞMAK VARMIŞ!

 Bartın’da geçmişte milletvekili olmak için maddi manevi büyük çaba sarfedenler oldu.

Mesela rahmetli Metin abi (Ulukavak)

Milletvekilliğinin yanı sıra belediye başkanlığını da ziyadesiyle hak ettiği halde bir türlü nasip olmadı.

Rahmetli avukat Şeref Yıldız’ı, rahmetli müteahhit Avni Çelebi’yi, tüccar Talat Gizli’yi, berber Yaşar Sinoplu’yu, işadamı Mustafa Yelkenci’yi, sürücü kursu sahibi Sezai Bilgin’i ve daha pek çok ismi de bu listeye dahil edebiliriz.

Buna mukabil çok fazla çaba göstermeden seçim zamanı ortaya çıkıp da bu sıfatı-ünvanı “armut piş, ağzıma düş” misali kolayca elde edenler oldu.

Rahmetli annem “nasipsiz dayak bile yenmez oğlum” derdi.

Kısmetli olmak lazım vesselam!

Hadi gelin il oluşumuzdan bu tarafa seçilen vekillere hep birlikte göz atalım.

1991 seçimlerini kazanarak ilk milletvekilimiz olan Köksal Toptan ve Hasan Akyol’dan başlayalım.

Köksal Bey o sırada Süleyman Demirel’in rüzgârından yararlandı.

Rahmetli Demirel fötr şapkasıyla halkı bir selamladı mıydı “kurtar bizi baba” sloganlarıyla iktidara koşardı.

Rahmetli Bülent Ecevit’in (daha doğrusu Rahşan hanımın) listenin 3. sırasına koyduğu ancak tercihli sistem sayesinde büyük bir başarıya imza atan Hasan Akyol bir anlamda kendi oyuyla seçilen tek Bartın milletvekilidir.

O tarihte de Bartın 2 vekil çıkarıyordu ama tercihli sistem olduğu için her parti 4 aday gösteriyordu.

Düşünebiliyor musunuz seçmenler önüne koyulan Suat Günal, Yaşar Kuru, Hasan Akyol ve Ercan Günenç’ten oluşan 4 kişilik listedeki ilk iki sırayı çizecek, üçteki ismi tercih edecek.

Bu çok büyük bir iştir ve demokrasinin ta kendisidir.

ÇAKAN’DA OY ALMASINI BİLİRDİ

 1995’te Köksal Bey tekrar seçilirken yaptığı hizmetler Demirel’in fötr şapkası ile birleşti ve hedefe öyle ulaştı.

Zeki Çakan’a gelince 1995’te Zonguldak’tan gelerek ilk kez Bartın’da seçime girerken elbette pek tanınmıyordu ama o da mücadeleci kişiliğiyle partisi ANAP’ın oylarını birleştirerek sonuca ulaştı.

Cafer Tufan Yazıcıoğlu ise tamamen Ecevit’in rüzgârıyla Meclise savruldu.

1999’da aynı rüzgâr bu kez daha kuvvetliydi ve Yazıcıoğlu’nun bir kez daha Mecliste olmaması için hiçbir sebep yoktu.

Fakat… Partisi ve Lideri Çiller düşüşte olduğundan Köksal Toptan’ın şahsi oyları tekrar seçilmesine yetmedi.

Geliyoruz 2002’ye…

Asım Kulak ve Hacı İbrahim Kabarık tamamen AKP ve Erdoğan rüzgârıyla (hatta o tarihte bu fırtına idi) Meclise gitti.

2007’de vekillik için siyaset sahnesine Rıza Yalçınkaya çıktı.

Yalçınkaya’da kendi çabalarını partisinin gücüyle harmanlayarak tam 4 dönem üst üste seçim kazanmayı bildi.

SİYASET İNSAN KAZANMA SANATIDIR

 Şimdi Adalet Bakanı olan Yılmaz Tunç ise elbette hizmetleri de vardı ama büyük ölçüde partisinin ve liderinin bitmek bilmeyen kredisiyle 2007’den itibaren en çok seçim kazanan vekil olarak Bartın tarihine geçti.

Yılmaz Bey eğer kendisine yeter, sen çok vekil oldun, biraz da başkaları olsun denilmeyip bu dönemde de aday gösterilseydi banko yine milletvekili olacaktı.

Aysu Bankoğlu’nun vekilliğinde ise partisinin oylarının çok büyük katkısı vardır.

Yusuf Aldatmaz’a verilen oylar da aynen Yılmaz Tunç’ta olduğu gibi (yüzde 90-95) partiye ve lidere verilen oylardır.

Demek ki milletvekili olmak için liderin ve partinin rüzgârı şart.

Diğer şart da paralı olmak…

Bunlar varsa kısmetlisiniz, ananız sizi Kadir gecesi doğurmuş demektir.

Başka bir şeye gerek yok.

Bu durumda şapka koysan ortaya o da seçilir!

Antidemokratik seçim sisteminin bize dayattığı tablo bu ne yazık ki.

Adayları ön seçimle belirlemediğimiz sürece, vekilleri de 1991’de uygulanan tercihli sistemle seçmediğimiz sürece antidemokratik olmaya, parti başkanlarının bize dayattığı adayları seçmeye devam ederiz!

Siyaset insan kazanma sanatıdır ama bu sistemde bu ne kadar geçerli?

Böyle bir sistemde vekiller ne kadar halkın vekili, ne kadar liderin vekili olur, ne kadar halkın yararına ne kadar liderin yararına çalışır, görüş, talep ve beklentiler çakışırsa kimden yana tavır sergiler?

Artık bunun değerlendirmesini de siz yapın sayın okurlar!

MUGADA PLAJI

 Bir zamanlar kumsalındaki nadide zambaklarından, bakirliğine, doğasımın denizinin güzelliğinden kaçak yapılarına varıncaya kadar pek çok haberini yaptığım Mugada’ya uzun zamandır gitmemiştim.

Eşiyle birlikte Ukrayna’dan gelen eski patronum “gidelim bir yerde oturalım” deyince aklıma düştü.

O bölge Necdet Aydemir’den sorulacağı için destursuz gitmek olmazdı.

Aydemir Otel’in restoranında yerinizi ayırttım dedi.

Bir zamanlar rahmetli Metin Sarı’yla da anılan Mugada’nın çehresi Aydemir Otel’in yanı sıra Özel İdare hizmetleriyle biraz olsun değişmiş ama daha yapacak çok iş var.

Arıönü köyünün deniz kıyısındaki bu mahallesine eğer daha çok turist-tatilci gelmesini istiyorsak öncelikle yollarını iyileştirmemiz, bir tatil merkezine yakışır hale getirmemiz lazım.

Sonra başıboş köpek sorununu çözmek gerekir.

Daha önce Amasra Çakraz ve Kurucaşile Kapısu’da görmüştüm.

Aynı manzara Mugada’da da var.

Köpeklerin kontrol altına alınıp kısırlaştırılması lazım.

Bir diğer sorun da sivrisinekler.

Özellikle benimki gibi sıfır grubu kanlara bayılan sivrisineklerin köpekler gibi, tatilcilere rahatsızlık vermesine engel olmak için Özel İdare ne yapıyor çok merak ediyorum doğrusu?

Abartısız söylüyorum, hemen o gece bacaklarımda 6-7 büyük kızarıklık oluştu ve tam üç gün kaşındım.

İlaçlama yapılsa böyle olmaz herhalde.

Köpekler, yollar, sinekler!

Özel İdarenin ilgisini bekliyor Sayın Valim!

AYDEMİR OTEL

 Gelelim Aydemir Otel’e.

Mugada; kafeterya, restoran ve konaklama hizmeti veren kaliteli bir tesis kazanmış.

Keşke böyle tesislerin sayısı çok olsa.

Aydemir Otelde 10 oda 10 yatak, yine kendilerine ait olan Özgür Otelde de 24 oda 56 yatak bulunuyor.

Geniş ve büyük salonlarıyla da her türlü etkinliğe müsaitler.

Denizle adeta iç içe, günbatımının en güzel seyredilebildiği noktalardan biri.

Aydemir ailesine ait turistik tesisler Mugada ve çevresinde önemli bir ihtiyaca cevap veriyor.

Tesisin sorumlusu Özgür Aydemir’e daha çok müşteri çekebilmeleri için öncelikle ulaşımın kolaylaştırılması gerektiğini söyledik, tabii ki tanıtımın önemine de dikkat çektik.

Ukrayna’dan gelen konuklarım memnun kaldılar.

Gecenin sonunda “İyi ki Mugada’ya ve Aydemir Otele gelmişiz” dedik.

Bir dahaki gelişlerinde bu güzide tesise tekrar gelmek üzere sözleştik.

Kurucaşile’deki saz ustası, dost arkadaş canlısı İlhan abinin (Ergül) deniz manzaralı müzikle iç içe mütevazi nezih balık lokantası da tabii ki listemizde…

MÜLKİYET HAKKINA TECAVÜZ!

 İktidarın kiracılı konutlar için şart koştuğu yüzde 25’lik kira artışı boş konutlardaki kiraların aşırı-fahiş yükselmesini önlemiyor.

Bu yüzden ülkemiz tam ortadan bir de bu konuda ikiye bölünmüş durumda.

Bir tarafta 5 bin, 10 bin, 15 bin, 20 bin lira kira alan ev sahipleri.

Diğer tarafta 1000-1250-1500-2000 liraya talim eden ev sahipleri.

İktidarın kira dışındaki alanlara müdahale edememesi, o alanlarda kimseye kardeşim fiyatlarınızı yüzde 25’ten fazla artıramazsınız dememesi, diyememesi ama ev sahiplerine aslan kesilmesini nasıl yorumlamak lazım?

Kasap’a gidip kardeşim kıymanın kilosu 2 sene önce 30 liraydı şimdi neden niçin nasıl 300-350 lira, buna müsaade etmem, edemem, 50 lirayı 100 lirayı aşamazsın dese, diyebilse aynı muameleyi çarşıya, pazara, markete yapsa, yapabilse ortada fahiş kira diye bir şey olmaz zaten!

Sen lokantacıya bir kase çorba 2 sene önce 5-10 liraydı şimdi neden 70-80 lira diyemiyorsun geliyorsun bu tarafa sanki evi birlikte yapmışsınız gibi ev sahibine “orada dur, yakarım ha” diyorsun!

Bu mülkiyet hakkına tecavüz değil mi?

Komünizmde bile bu kadar yoktu diyen hukukçular var!

Gücü yeten yetene mi?

Ev sahipleri kiracılarla birbirine girmiş vaziyette.

Her gün olay var.

Adliyeler de karakollar da bu olaylarla dolup taştı.

Sadece bu konuda bile memleketi ne hale getirdiğinizi görmüyor musunuz?

Gözünüze perde mi indi ey iktidar sahipleri?!

NELER SÖYLENDİ?
@
Arif ÜÇLER

Arif ÜÇLER

DİĞER YAZILARI BU KAFAYLA BİZİ DAHA ÇOK SEL ALIR! SEÇİMLE İMTİHAN! LİYAKAT KAZANDI! DEĞİŞMEYEN TEK ŞEY DEĞİŞİMİN KENDİSİDİR! Nasıl bir belediye istiyoruz? BEN DE ADAYIM! SEL GİDER CAMI KALIR! DİKKAT; KAYGAN ZEMİN! PARTİZANYA! EKMEK Mİ, ASFALT MI? KLL… İÇİMİZ BOŞALDI! MÜFTÜ MÜ SEÇİYORUZ, BELEDİYE BAŞKANI MI? VİZYON BUDUR İŞTE! KOLTUĞU KORUMA YASASI GELECEĞİN MİLLETVEKİLİ BİZİM GASPIRALI SEÇİME GİDERKEN… ASBESTTEN KURTULMALIYIZ! HERKESE EŞİT SU! SUSUZLUĞA DAİR… ARAP SAÇI!.. BAŞIBOŞLUK OLURSA… AYAĞINI DEMOKRASİNE GÖRE UZAT! HATADAN DÖNMEK FAZİLETTİR! 1943’TE İNDİRİM, 2023’TE BİNDİRİM! YAŞASIN CUMHURİYET, YAŞASIN BARTIN GAZETESİ! MÜSTAHAK BİZE! KÖK MAAŞIN KÖKÜ YETER Kİ EZAN SUSMASIN! BU KAFAYLA BİZİ DAHA ÇOK SEL ALIR! ADALET MÜLKÜN NERESİNDE? GİDERİN BU HAKSIZLIĞI!!! AL SANA YÜZDE 25 ADALET, BAKAN, TUNÇ, BARTIN MAZBATASIZ VEKİL YÜRÜYÜN BE, KİM TUTAR SİZİ! İSTİKRAR BUYSA… BU İŞTE BİR İŞ VAR OLMAK YA DA OLMAMAK SEN NEYE HAZIRSAN O DA SENİN İÇİN HAZIRDIR ANKARA’YA 2 BİLET DİLE BENDEN NE DİLERSEN NABER SAYIN BAŞKAN? SEN BEN KAVGASI İNSANI YAŞAT Kİ DEVLET YAŞASIN HAYATIMIZ DEPREM ÖMÜR TÖRPÜSÜ Bİ KERECÜK DAHA SEÇİM HEDİYESİ GÜNDÜZ ABİ DE HİDAYETE ERDİ 2022’YE VEDA ŞİİRİ DÜZENLEMENİN DÜZENSİZLİĞİ BU KAFAYLA OLMAZ! BİZİM NEYİMİZ EKSİK? BİR PUL ÜZERİNDEN GAZETECİLİK DERSİ KENDİ DÜŞEN AĞLAMAZ SAĞLIK BEKLEMEZ DAVA ADAMI KALDIRIMLAR YAYALARINDIR! SIRADA AĞIZLARA FERMUAR MI VAR? EPİSTEMOLOJİK BİR YAZI İMECE Mİ DEDİNİZ, HADİ CANIM SİZ DE! YEMEKTE KONUT VAR: AFİYET OLSUN FIRSATÇILIK 99 YILDIR YAZIYOOOOR PARAN KADAR KONUŞ SOKAKTAN BİLDİRİYORUM
NAMAZ VAKİTLERİ
PUAN DURUMU
  • Süper LigOP
  • 1GALATASARAY3493
  • 2FENERBAHÇE3489
  • 3TRABZONSPOR3355
  • 4RAMS BAŞAKŞEHİR FUTBOL KULÜBÜ3452
  • 5BEŞİKTAŞ3451
  • 6KASIMPAŞA3449
  • 7EMS YAPI SİVASSPOR3448
  • 8ÇAYKUR RİZESPOR3348
  • 9BITEXEN ANTALYASPOR3345
  • 10CORENDON ALANYASPOR3345
  • 11YUKATEL ADANA DEMİRSPOR3441
  • 12YILPORT SAMSUNSPOR3439
  • 13MKE ANKARAGÜCÜ3337
  • 14MONDİHOME KAYSERİSPOR3337
  • 15TÜMOSAN KONYASPOR3436
  • 16GAZİANTEP FUTBOL KULÜBÜ3334
  • 17VAVACARS FATİH KARAGÜMRÜK3333
  • 18ATAKAŞ HATAYSPOR3433
  • 19SİLTAŞ YAPI PENDİKSPOR FUTBOL3330
  • 20İSTANBULSPOR3316
Gazete Manşetleri
Yol Durumu
BURÇ YORUMLARI
  • KOÇ
    Koç Burcu
  • BOĞA
    Boğa Burcu
  • İKİZLER
    İkizler Burcu
  • YENGEÇ
    Yengeç Burcu
  • ASLAN
    Aslan Burcu
  • BAŞAK
    Başak Burcu
  • TERAZİ
    Terazi Burcu
  • AKREP
    Akrep Burcu
  • YAY
    Yay Burcu
  • OĞLAK
    Oğlak Burcu
  • KOVA
    Kova Burcu
  • BALIK
    Balık Burcu
ANKET OYLAMA TÜMÜ
E-Bülten Kayıt
ARŞİV ARAMA
Haber Sitemizde Yayınlanan Haber ve Köşe Yazılarının Hukuki Sorumlulukları Kendilerine Aittir