Kıyma olmuş 250 lira.
Et 300 liraya ha geldi ha gelecek.
Domates, salatalık, biber, patlıcan 20 liradan başlıyor 40-50 liraya kadar gidiyor.
Çarşı pazar market ateş pahası.
Konut kiraları ortalama 3 bin lira ile 10 bin lira arasında.
Kural dışı hatalı yapılaşmadan, ihmalden, denetimsizlikten göz göre göre 50 bine yakın insanımızı depreme kurban vermişiz.
200 binden fazla bina yıkık veya harap durumda.
10’dan fazla şehir haritadan silinmiş.
Memleket adeta yangın yeri!
Bir yanda yer depremi, diğer yanda ekonomik deprem.
Ahlaki depremle basın, hukuk ve insan hakları alanındaki depremleri de ne siz sorun ne ben söyleyeyim.
Hal böyleyken;
İktidarın alternatifi siyasetçiler sen ben kavgasında, koltuk derdinde.
Yok o aday olacakmış, yok bu aday olacakmış.
Biri masadan kalkıyor sonra yeniden oturuyor bir diğeri istifa ediyor, çok geçmeden geri alıyor.
Ülkeyi kurtaracağız diyenlerin haline bakın!
Çocuk gibiler.
Yazık bu millete!
Hem yazık hem günah!
EDEP...
Sefil dedi, çapulcu dedi.
Geri zekâlı dedi, eşkıya dedi.
Ahlaksız dedi, şerefsiz dedi.
Namussuz dedi, haysiyetsiz dedi.
Cibilliyetsiz dedi, zillet dedi.
Hain dedi, çürük dedi.
Soysuz dedi, mankafa dedi.
Sürtük dedi, adi dedi, ulan dedi.
Dedi de dedi.
Kendime yakıştırıp da diyemem de.
Farzı misal.
Ben desem.
İlgili merciler hemen “gel bakalım buraya” der.
Ananın adı, babanın adı…
Yaz kızım…
Halkı kin ve düşmanlığa tahrik.
Halkın bir kesimini, sosyal sınıf, ırk, din, mezhep, cinsiyet veya bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılama.
Onur, şeref ve saygınlığa saldırı.
Bir dolu hakaret.
Hukukta yeri var mı?
Ya dinde?
Müslümanlıkta var mı insanı aşağılamak, küfretmek, hakaret etmek, hakir görmek?
Kul hakkı Müslümanların özellikle dikkat etmesi gereken bir konu değil mi?
Ya insanlığımız?
Ona sığar mı bunlar?
UKRAYNA’DA HER GÜN DEPREM
Bundan tam bir yıl önce Rusya Ukrayna’yı işgal etti.
Topraklarına tecavüz etti, gasp etti, yağmaladı.
Sadece askeri tesisleri, altyapıyı değil sivil halkın yaşadığı binaları, sağlık kuruluşlarını, eğitim kurumlarını da vurdu, vuruyor, taradı, tarıyor, bombaladı, bombalıyor, roket ve füze yağdırdı, yağdırmaya devam ediyor.
Rusya bu yazı yazılırken tam 376 gündür dünyanın gözü önünde Ukrayna halkına eziyet ediyor, terör estiriyor.
Binlerce kişiyi öldürdü, yaraladı, sakat bıraktı, evsiz, aşsız, işsiz, elektriksiz, susuz, gazsız bıraktı.
14 milyon kişiyi yerinden etti.
Binlerce binayı kullanılamaz hale getirdi.
Sadece altyapının gördüğü zararın boyutu şu an en az 700 milyar dolar olarak açıklanıyor.
Ukrayna’da bir yıldır her gün deprem oluyor.
Bütün dünya Ukrayna’daki Rus barbarlığını, vahşetini, zulmünü bir yıldır film seyreder gibi izliyor.
Bütün bu kötülükleri yapanlara ulan ahlaksız, insafsız, vicdansız, barbar, zalim, cani, vesaire diyebiliyor muyuz?
Ya Filistinlilere yıllardır eziyet eden işgalcinin önde gideni İsrail?
Onun Rusya’dan aşağı kalır yanı var mı?
Birbirlerinin ellerine su dökebilirler mi?
Ya ikili oynayanlar, onlara ne demeli?
Zalimle iş tutmak hangi dinde var?
Bunlar hangi kitapta yazıyor?
İSTİFA DEPREMİ
Yunanistan'da en az 36 kişinin hayatını kaybettiği, 66 kişinin yaralandığı tren kazasının ardından Ulaştırma Bakanı Kostas Karamanlis istifa etti.
AP'nin aktardığı habere göre Karamanlis, haksız yere ölen insanların anısına istifasının bir "görev" olduğunu söyledi. (1 Mart 2023)
Letonya’da Başbakan Valdis Dombrovskis, 54 kişinin ölümüne neden olan alışveriş merkezi kazası nedeniyle siyasi sorumluluğu olduğunu belirterek istifa ettiğini duyurdu.
Dombrovskis basın toplantısında, "Yaşanan trajediyle ilgili siyasi sorumluluğu üstlendiğimi ve başbakanlık görevimden istifa ettiğimi duyuruyorum" dedi. (27 Kasım 2013)
Türkiye’de deprem oldu, onbinlerce bina yıkıldı veya hasar gördü, ölü sayısı 45 bini geçti, yaralı sayısı çok daha fazla.
Bizde tık yok, maşallah herkes görev başında, koltuğuna sıkı sıkıya bağlı.
Anayasanın 2. maddesi; “Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir” diyor.
İşte demokrasimizin, siyaset anlayışımızın, hukukumuzun hali pür melali!
Alın tepe tepe kullanın!
TAHAMMÜL KALMADI
Futbol maçlarında bir grup taraftarın “hükümet istifa” sloganı atması iktidarın ve destekçilerinin canını çok fena sıktı.
Ağza alınmayacak kelimeler ve cümlelerle taraftarlara çok sert tepkiler verdiler.
Bu kişilere şunu hatırlatmakta fayda var;
Demokrasilerde tek tip fikir, görüş, düşünce yoktur, olmaz, olamaz.
Taraftarın bir bölümü hükümet istifa diye bağırır, diğer bölümü hükümet devam der.
Herkes hükümeti desteklemek zorunda değil ki.
Sadece övgü değil eleştiri de olacak tepki de.
Bu da anlayışla karşılanacak.
Eksik, hata, yanlış varsa düzeltilmeye çalışılacak.
Demokrasi böyle bir şey.
Totalitarizm başka bir şey.
Elmayla armut gibi.
Birbirine karıştırmamak lazım!
DÜNYA SALLANIYOR
Şubat ayında deprem olan yerler.
Türkiye, Tacikistan, Somali, Papua Yeni Gine, Endonezya, Japonya, Solomon Adaları, Fiji, Şili.
Depremler sadece bizi değil bütün dünyayı sallıyor.
Ama sadece bizde büyük yıkım ve ölüm oluyor.
Şili ve Japonya 9’un üzerinde deprem görmüş iki ülke.
Ders almışlar, yapılarını kurallara daha fazla uyarak daha sağlam yapmışlar.
Artık daha az zarar ve hasar görüyorlar.
Darısı başımıza!
ALOO BAKAN BEY NEREDE İNDİRİM?
CNN Türk'e açıklamalarda bulunan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez müjdeyi verdi.
“Son 2-3 aydır uluslararası piyasalarda bir miktar gevşeme var. Fiyatlarda aşağı yönlü bir eğilim söz konusu” diyen Bakan Dönmez, doğalgaza ve elektriğe "Şubat başında yüzde 16'lık indirim olacak" açıklamasında bulundu. (31 Ocak, iktidar yanlısı basın)
Şubat faturaları geldi.
Ortadan baktık, yandan baktık, alttan baktık, üstten baktık, evirdik, çevirdik bakan beyin söylediği, iktidar medyasının büyük puntolarla, süslü cümlelerle müjde diye duyurduğu indirimi bir türlü göremedik.
Aylardır gördüğümüz tek şey var, o da bindirim.
Faturalar bir süredir her ay zamlı geliyor.
Elektrik ve gaz fiyatları dünyada düşüyor, bizde çıkıyor.
Fatura depreminden ne zaman kurtulacağız?
İLAÇ DEPREMİ
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 2018'den 2020 yılı sonuna kadar geçen 3 yıllık dönemde 12 milyon 272 bin kişiye antidepresan ilaç, 60 milyon 911 bin kişiye de sinir sistemi ilacı reçete edildiğini bildirdi.
Sağlık Bakanı bunu 2021 ağustos ayında soru önergesi yanıtlarken söyledi.
Aradan 1,5 yıl geçti.
Asıl sorunların daha da derinleştiği bu son 1,5 yıla bakmak lazım.
Çare milletin kendisinde.
Sandık tedavi edecektir diye düşünüyorum!
TERS TEPER
Bir Galatasaraylı olarak Fenerbahçe’nin kazanmasına ilk kez sevindim.
Fener taraftarının Konya maçında hükümet istifa diye slogan attığı için Kayseri maçında tribün yasağına maruz kalması, bu yüzden cezalandırılması demokrasi, hukuk ve insan hakları konusunda hangi seviyede olduğumuzu gösteriyor.
Kılıçdaroğlu’na vermeyi düşünmüyordum ama İyi Partinin kötü kararından sonra ne kadar oyum varsa hepsi Kılıçdaroğlu’nun.
İnadına Kılıçdaroğlu.
İnsanları tek bir görüşe, düşünceye, fikre biat etmeye zorlayan bu tür uygulamalar, cezalar, yasaklar, kısıtlamalar ters teper.
Bu seçimde bunu belirgin bir biçimde göreceğimizi düşünüyorum.