DEĞİŞMEYEN TEK ŞEY DEĞİŞİMİN KENDİSİDİR!

Arif ÜÇLER

28-03-2024 10:44

    10 bin liraya talim eden emekliler başta olmak üzere toplumun çoğunluğunu oluşturan dar gelirlilerin önemli bir bölümünde değişim isteği, beklentisi var.

Bu sadece Bartın’a özgü bir şey değil yurt sathında topyekün bir ihtiyaç halini almış durumda.

Diğer sebeplerden bahsetmiyorum diye yok sanılmasın sadece 2019’dan itibaren (5 yıldır) hayatımızı derinden etkileyen ve bir türlü önü alınamayan ekonomik sorunlar bu değişim isteğinin ortaya çıkmasında çok büyük bir paya sahip.

Bahsettiğim kesimleri türlü algılarla hayatlarından memnun, ülkemizi de toz pembe gösteren iç güçler varsa da güneş balçıkla sıvanmıyor, görünen köy de kılavuz istemiyor.

 Zaten artık kendileri de inkar etmiyor, edemiyor çünkü mızrak çuvala sığmıyor.

“Yüksek enflasyon ortamında ne verirsek verelim eriyip gidiyor. Yılın ikinci yarısından itibaren enflasyonun düşmeye başlamasıyla elimiz rahatlayacak”

Bir seçim mitinginde kayda geçti bu sözler.

Kulağa hiç yabancı gelmiyor.

Buna benzer cek’li cak’lı sözleri geçen yıl da duymuştuk.

Ondan önceki yıl da.

Hatta daha önceki yıl da.

Hem de aynı yıl-yıllar içinde birçok defa.

Nakaratlara alışkınız da tek derdimiz bu olsa keşke.

Yerelde genelde daha saymakla bitiremeyeceğimiz bir yığın sorunumuz var.

Bu şartlarda...

31 Martta bir seçim yapacağız.

Kendi kaderimizi kendimiz belirleyeceğiz.

O gün kim ne ektiyse onu biçecek.

Sandığa gidin oyunuzu kullanın.

Yaşı 90’a dayanan babam da gidecek, kendinin değil kentinin ve torunlarının geleceği için oyunu kullanacak, görevini yapacak.

Umarım hak eden, layık olan kazanır.

Martın sonu bahar olsun!

AŞEVİ NEDEN ÇALIŞMIYOR?

 Bartın’da çeyrek asır devam eden bir Ramazan geleneği vardı.

Belediye her yıl Ramazan ayında ihtiyaç sahiplerine iftar ve sahur vakitlerinde evlere teslim sıcak yemek ulaştırırdı.  

Araya pandemi girdi ve fakir ve kimsesizlerin dört gözle bekledikleri bu sosyal belediyecilik uygulaması rafa kalktı.

2020-2021 ve 2022’de Kovid sorunu yüzünden aşevi çalışmadı, çalıştırılamadı.

Peki, 3 Ramazan Kovid’e takılan aşevi bu yıl ile birlikte sonraki 2 Ramazan neden hizmet vermedi, veremedi?

Aşevi en son 2019’un Ramazan ayında 430 evde 1630 kişiye sıcak yemek ulaştırmıştı.

Hoparlör gibi bu geleneği de bitirdiler.

Adama sormazlar mı sen bir aşevini çalıştıramıyorsun bu kadar projeyi nasıl uygulayacaksın diye?

Sayın halkımızın işine karışmak gibi olmasın ama 31 Martta sorulacak sorulardan biri de budur herhalde!

FAİZLER ENFLASYONLA YARIŞIYOR!

 Açıklanan yıllık resmi enflasyon yüzde 67.

Dolar 35’e dayandı, 40’a selam vermeye başladı.

Merkez Bankası son toplantısında politika faizini 500 baz puan artışla yüzde 45’ten yüzde 50’ye yükseltti.

Defalarca Merkez Bankası Başkanı, Hazine ve Maliye Bakanı ve TÜİK Başkanı değişti, yine olmadı.

Enflasyonun, doların, faizin önünü bir türlü alamadık.

Demek ki sorun değiştirdiklerimizde değil değiştir(e)mediklerimizde.

Seçimler bunun için var.

Demokrasi bunun için var.

Hatırlatırız!

POSTACIYI BEKLERKEN…

 Posta Teşkilatı eskiden arı gibi çalışırdı.

Mektuplar gecikmeden adreslerine ulaşır, postacılar temiz ve titiz davranır, görevli oldukları sokaklarda evlerin, işyerlerinin adreslerini gözü kapalı bulur, muhataplarını da genelde tanırlardı.

Şimdi bazı gönderileri hemen teslim etmek yerine bekletip biriktirip toptan getirme-götürme yöntemi icat edilmiş.

Misal Bartın gazetesini şehir içindeki aboneleri için bugün postaya verdik diyelim.

Normalde yarın veya en geç iki gün sonra adreslerine ulaşması gerekir değil mi?

Öyle ama 3-4 tane gazeteyi ayda bir toptan aldığını söyleyen aboneler var.

Ve personel yetersizliğine bağlanan bu sorun epeydir devam ediyor.

Sayın Valimiz bir toplantıda bana “Bartın gazetesi epeydir gelmiyor” deyince bu konuya tekrar girmek farz oldu.

Bartın gazetesi şehir içi, yurt içi, yurt dışı abonelerinin çoğuna posta ile ulaşıyor.

Esen abiden öğrendiğime göre sayın valimizin gazetesi de posta ile gidiyor.

Eğer Vali hanımın gazetesi de postada takılıyor, şayet bekliyorsa vatandaşın vay haline!

Vay ki ne vay!!!!!

ALMAN KAFASI!

 Trabzon-Fener maçını izlerken yeğenlerime “bu maç karakolda biter” demiştim, gülmüşlerdi.

Nitekim öyle oldu.

Şundan oldu bundan oldu, şu hatalıydı bu hatalıydı hiç buna girmeden kimsenin değinmediği bir hususa dikkatinizi şey etmek istiyorum.

Sahaya ilk atlayan ve sorunu kaba kuvvetle çözmeye çalışarak yanlış bir davranış sergileyen Trabzonsporlu taraftar ringde kuralına göre maç yapan gardını almış bir boksör edasıyla Fenerli futbolcuların üzerine yürüdü.

İlk müdahale özel güvenlikten geldi.

Taraftarı yere yatırıp etkisiz hale getirdi.

Bunu fırsat bilen futbolcu taraftarın üzerine çıktı ve onu yerde savunmasız durumdayken yumrukladı.

Bir başkası geldi tekme attı.

Kişisel Gelişim Uzmanı Refik Akmaz konferanslarında Alman mantalitesinden çok söz eder.

Der ki; Almanlar sokakta dövüşü bile ringdeymiş gibi kuralına göre yumruk yumruğa yaparlar, bizim gibi ellerine ne geçerse kazma, kürek, masa, sandalye, tekme, tokat, paldır küldür değil.

Yerdeki taraftar Türktü ama şu tesadüfe bakın ki Almanya’da yaşıyordu ve anladık ki bu kültürü oradan almıştı.

Taraftara yumruk ve tekme ile girişen futbolcular ise yabancıydı ama üzüm üzüme baka baka kararır misali onlar da bize benzemişlerdi belli ki!

Almanya’yı dünyanın sayılı güçlerinden, en gelişmiş ülkelerinden biri yapan en önemli etkenler işte bunlar demek ki; disiplin, kurallara bağlılık, standardizasyon, iş ahlakı, çalışma, çalışma, çalışma.

Peki, biz neden dünyanın sayılı az gelişmiş ülkelerinden biriyiz?

Almanların tam tersi bir dünya görüşüne sahip olduğumuzdan olabilir mi?

Olmaz olur mu?

Hem de babalar gibi!

GECE GEÇTİM DUYDUN MU?

 Atamalar ve görevden almalar neden hep gece yarısı yapılıyor ve o saatte açıklanıyor?

Gündüzler çuvala mı girdi ki arada gündüz de yapılsa olmaz mı?

Bir şey daha;

Atamaları yapılanların ne kadar malı mülkü, parası piresi olduğu ile birlikte kaç yerden kaç para maaş alacakları da açıklanabilir mi acaba?

Merak ediyoruz da!

DİĞER YAZILARI HATADAN DERS ÇIKARMAK! 01-01-1970 03:00 BU KAFAYLA BİZİ DAHA ÇOK SEL ALIR! 01-01-1970 03:00 SEÇİMLE İMTİHAN! 01-01-1970 03:00 LİYAKAT KAZANDI! 01-01-1970 03:00 Nasıl bir belediye istiyoruz? 01-01-1970 03:00 BEN DE ADAYIM! 01-01-1970 03:00 SEL GİDER CAMI KALIR! 01-01-1970 03:00 DİKKAT; KAYGAN ZEMİN! 01-01-1970 03:00 PARTİZANYA! 01-01-1970 03:00 EKMEK Mİ, ASFALT MI? 01-01-1970 03:00 KLL… 01-01-1970 03:00 İÇİMİZ BOŞALDI! 01-01-1970 03:00 MÜFTÜ MÜ SEÇİYORUZ, BELEDİYE BAŞKANI MI? 01-01-1970 03:00 VİZYON BUDUR İŞTE! 01-01-1970 03:00 KOLTUĞU KORUMA YASASI 01-01-1970 03:00 GELECEĞİN MİLLETVEKİLİ 01-01-1970 03:00 BİZİM GASPIRALI 01-01-1970 03:00 SEÇİME GİDERKEN… 01-01-1970 03:00 ASBESTTEN KURTULMALIYIZ! 01-01-1970 03:00 HERKESE EŞİT SU! 01-01-1970 03:00 SUSUZLUĞA DAİR… 01-01-1970 03:00 ARAP SAÇI!.. 01-01-1970 03:00 BAŞIBOŞLUK OLURSA… 01-01-1970 03:00 AYAĞINI DEMOKRASİNE GÖRE UZAT! 01-01-1970 03:00 HATADAN DÖNMEK FAZİLETTİR! 01-01-1970 03:00 1943’TE İNDİRİM, 2023’TE BİNDİRİM! 01-01-1970 03:00 YAŞASIN CUMHURİYET, YAŞASIN BARTIN GAZETESİ! 01-01-1970 03:00 MÜSTAHAK BİZE! 01-01-1970 03:00 KÖK MAAŞIN KÖKÜ 01-01-1970 03:00 CEHALETLE SAVAŞ 01-01-1970 03:00 YETER Kİ EZAN SUSMASIN! 01-01-1970 03:00 BU KAFAYLA BİZİ DAHA ÇOK SEL ALIR! 01-01-1970 03:00 ADALET MÜLKÜN NERESİNDE? 01-01-1970 03:00 GİDERİN BU HAKSIZLIĞI!!! 01-01-1970 03:00 AL SANA YÜZDE 25 01-01-1970 03:00 ADALET, BAKAN, TUNÇ, BARTIN 01-01-1970 03:00 MAZBATASIZ VEKİL 01-01-1970 03:00 YÜRÜYÜN BE, KİM TUTAR SİZİ! 01-01-1970 03:00 İSTİKRAR BUYSA… 01-01-1970 03:00 BU İŞTE BİR İŞ VAR 01-01-1970 03:00 OLMAK YA DA OLMAMAK 01-01-1970 03:00 SEN NEYE HAZIRSAN O DA SENİN İÇİN HAZIRDIR 01-01-1970 03:00 ANKARA’YA 2 BİLET 01-01-1970 03:00 DİLE BENDEN NE DİLERSEN 01-01-1970 03:00 NABER SAYIN BAŞKAN? 01-01-1970 03:00 SEN BEN KAVGASI 01-01-1970 03:00 İNSANI YAŞAT Kİ DEVLET YAŞASIN 01-01-1970 03:00 HAYATIMIZ DEPREM 01-01-1970 03:00 ÖMÜR TÖRPÜSÜ 01-01-1970 03:00 Bİ KERECÜK DAHA 01-01-1970 03:00 SEÇİM HEDİYESİ 01-01-1970 03:00 GÜNDÜZ ABİ DE HİDAYETE ERDİ 01-01-1970 03:00 2022’YE VEDA ŞİİRİ 01-01-1970 03:00 DÜZENLEMENİN DÜZENSİZLİĞİ 01-01-1970 03:00 BU KAFAYLA OLMAZ! 01-01-1970 03:00 BİZİM NEYİMİZ EKSİK? 01-01-1970 03:00 BİR PUL ÜZERİNDEN GAZETECİLİK DERSİ 01-01-1970 03:00 KENDİ DÜŞEN AĞLAMAZ 01-01-1970 03:00 SAĞLIK BEKLEMEZ 01-01-1970 03:00 DAVA ADAMI 01-01-1970 03:00 KALDIRIMLAR YAYALARINDIR! 01-01-1970 03:00 SIRADA AĞIZLARA FERMUAR MI VAR? 01-01-1970 03:00 EPİSTEMOLOJİK BİR YAZI 01-01-1970 03:00 İMECE Mİ DEDİNİZ, HADİ CANIM SİZ DE! 01-01-1970 03:00 YEMEKTE KONUT VAR: AFİYET OLSUN 01-01-1970 03:00 FIRSATÇILIK 01-01-1970 03:00 99 YILDIR YAZIYOOOOR 01-01-1970 03:00 PARAN KADAR KONUŞ 01-01-1970 03:00 SOKAKTAN BİLDİRİYORUM 01-01-1970 03:00