ASBESTTEN KURTULMALIYIZ!

Arif ÜÇLER

19-11-2023 10:51

    Su isale hatlarımız (Kavşak ve Ulupınar) hem eski hem kısmen asbestli.

Yaklaşan yerel seçimde göreve gelecek belediye başkanının ilk el atacağı işlerden biri bu olmalı.

Adayların projeleri arasında mutlaka bu da bulunmalı.

Sağlık açısından sakıncalı kanserojen asbest boruların sistemden arıza oldukça parça-parça değil bir an önce tamamen çıkarılması gerekiyor.

Bunun için geç bile kaldık.

Hastalıklarda görülen artışlarda asbestli boruların payı olduğunu tahmin etmek zor değil.

Bartın Belediyesinin ve diğer belediyelerin su hizmetini kesintisiz ve sağlıklı verebilmesinin önündeki engelleri kaldırabilecek olanlar başkan olsunlar.

Seçmenler de tercihlerini ona göre yapsınlar!

AMASRA’NIN SUYU!

 Ulupınar’dan gelen kullanma suyunda arıza olduğunda sadece Bartın değil Amasra’da etkileniyor.

Bunun sebebi aynı kaynağa tabii olmamız.

Bölgemiz sulak bir bölge.

İlçeye bağlı bir sürü köy var.

Birinden birinde mutlaka su kaynağı vardır.

Nitekim Bartın’ın içme suyu olarak kullandığı kavşak suyu Amasra’nın Kazpınarı köyünden geliyor.

Kaman köyündeki kaynaktan da “Selen Su” faydalanıyor.

Amasra Belediyesi su gibi oldukça hayati bir konuda neden Bartın’a bağımlı olsun ki?

O kadar belediye başkanı geldi geçti, bir su kaynağı bulunup da ilçeye bağlanmaz mı?

Üstelik burası tarihi ve turistik bir ilçe ve oldukça fazla müdavimi var.

Ben Amasra seçmeni olsam yerel seçimde adaylarda öncelikle bu konuda ilçenin elini rahatlatacak proje ararım.

Bir de halk ekmek fabrikası sorarım!

BARTIN’A DA HALK EKMEK

 Dar gelirlilerin durumu malum.

Ay sonunu zar-zor getiriyorlar, borç-harç yaşıyorlar.

Bu hayat pahalılığında bari ekmeği ucuza, yarı fiyatına yeseler, yiyebilseler fena mı olur?

Başta büyükşehirler olmak üzere pek çok şehirde belediyelerin halk ekmek fabrikası var.

Bizim neden yok?

Bakalım kaç aday bu seçimde böyle bir projeyle seçmenin karşısında çıkacak, çıkabilecek?

VİZ-YOL SU KOYVERDİ!

 Bartın merkezde hiç lüzumu yokken başka bir kurum tarafından kazılmamışken bazı yollar tarihi dokuya da aldırış edilmeden asfaltlandı.

Başkanı methetmek için fırsat kollayan bazı sivri zekalılar asfalt olunca yağmurda yolda su birikmeyeceğini söyleyerek bir yol yapmayla onu vizyonist ilan etmiş, yapılan çalışmaya da ağız dolusu övgüler düzmüşlerdi.

Gözlerimle gördüm, asfaltta da su birikintisi oluşuyor, yine araçlar geçerken yayalara su sıçratabiliyor. İşte son yağmurlarda da gördük; Mazgallara değil yayalara ulaşan sular asfalt ustalığının ve vizyon belediyeciliğinin simgesi gibiydi!!!!!

Demek ki neymiş?

Ezbere konuşmamak lazımmış!

Matematiğe, fiziğe, ilime, bilime uygun yapılmayan her iş arıza çıkarmaya mahkumdur.

Gerisi hikâyedir!

IRMAK KENARLARI

 Irmak kenarları özellikle Kanlıırmak caddesi bir ayı geçkin bir zamandır güvenli değil. 

Çünkü sokak lambabaları yanmıyor.

Yürüyüş yolundan dolayı burası çok kullanılıyor.

Akşam olunca geçmek cesaret istiyor.

Karanlıkta her şey olur.

En başta hırsızların arayıp da bulamadıkları ortam.

Tacizciler için de öyle.

Irmak kenarında alkol alanlar da oluyor.

Bunlar da tedirginlik yaratıyor.

Ogün Vural döneminde ırmak polisi uygulaması vardı.

Burada devamlı bisikletle veya yaya olarak devriye gezilirdi.

Belediye başkanları değişince öncekinin yaptıklarını yıkıp yenisini yapıyorlar.

Müdürler değişince de neden öncekinin yaptıklarını iptal ederler ki?

Devlette devamlılık esas diyoruz da uygulamada neden bunu göremiyoruz?

İLETİŞİM YOK

 Polis arabası muhtarlık binasının önünden geçiyor, muhtara bir selam verip “mahallede durum nasıl, asayiş berkemal mi?” diye bir zahmet sormuyor.

Aynı şekilde zabıta da öyle.

Bu duruma birçok defa şahit oldum.

Soralım da başımıza iş çıkarmayalım düşüncesi mi var (öyle ya maaş öyle de var, böyle de var) yoksa iletişim bilmezlik mi demek lazım?

Konuştuğum muhtarlar da bu durumu çok yadırgıyorlar.

Emniyet Müdürümüzden beklentimiz bu konuya önem vermesi ve bekçileri de yaya devriyeye çıkarması.

Belediye Başkanımız da aynı şekilde zabıtaların kulağına kar suyu kaçırmalı.

BEKÇİLER NEREDE?

 Sahi bekçiler nerede?

Sokaklarda gecenin karanlığını yırtan bekçi düdüğünü duyan var mı?

Neden onları eskisi gibi devriye gezerken görmüyoruz?

Sadece bekçileri değil polisleri de eskisi gibi yaya devriyede göremiyoruz.

Şadırvan ve Yukarı Çarşı’da 24 saat nokta görevi yapılırdı, o da yok.

Biz mi göremiyoruz, bakar kör müyüz anlamadım.

Bakın Kanlıırmak caddesi bir aydan fazladır karanlıkta.

Özellikle buradan geçenlerin canı ve malı Allah’a emanet.

Tahminim bekçilerin içeriye çekildiği, büro işine verildiği yönünde.

O zaman sivil memur sıkıntısı var demektir, öyle mi?

İyi de iktidarda Bartınlı bir bakan varken böyle şeylerin lafı mı olur?

Peki, sorun ne?

Emniyetin kendisini gösterip de caydırıcı ve önleyici olabilmesinin önündeki engel ne?

Sokaklarımız güvensiz.

Ekonomik sıkıntıların da etkisiyle son günlerde hırsızlık olayları da görülüyor.

Gençler arasında etrafa rahatsızlık veren gruplaşmalar var.

Bundan mütevellit darp olayları oluyor.

İşte Hamam sokaktaki olay.

Bartın Gazetesi de yazdı, Bartın Postası da.

Motosiklet terörü, disko araç rezaleti, skoter tehlikesi de sürüyor.

Ya uyuşturucu kullanımı?

O da ayrı bir dert!

Huzur ve güven istiyoruz.

Nokta!

TUVALET SORUNU

 1998 yılında Milliyet’in üçüncü sayfasının manşeti imzamı taşıyan bir haberle “Tuvalet sorunu” başlığını taşıyordu.

İhaleyle kiraya verilen şehir içindeki belediye tuvaletleri su ve kira borçları nedeniyle icralık olmuş, kapılarına kilit vurulmuştu.

Tuvaletlerin gece 21.00’den sonra kapanması da bir başka sorun.

Bu saatten sonra sabaha kadar da açık kalabilir tuvaletler.

Eğer personel sorunu olacaksa o saatten sonrası ücretsiz oluverir.

İnsanlar da böylece sokaklarda kuytu köşelerde duvar diplerine çiş yapmaktan kurtulmuş olur.

Her derdimiz bize yeterken bir de tuvaletle uğraşmayalım! 

DİĞER YAZILARI HATADAN DERS ÇIKARMAK! 01-01-1970 03:00 BU KAFAYLA BİZİ DAHA ÇOK SEL ALIR! 01-01-1970 03:00 SEÇİMLE İMTİHAN! 01-01-1970 03:00 LİYAKAT KAZANDI! 01-01-1970 03:00 DEĞİŞMEYEN TEK ŞEY DEĞİŞİMİN KENDİSİDİR! 01-01-1970 03:00 Nasıl bir belediye istiyoruz? 01-01-1970 03:00 BEN DE ADAYIM! 01-01-1970 03:00 SEL GİDER CAMI KALIR! 01-01-1970 03:00 DİKKAT; KAYGAN ZEMİN! 01-01-1970 03:00 PARTİZANYA! 01-01-1970 03:00 EKMEK Mİ, ASFALT MI? 01-01-1970 03:00 KLL… 01-01-1970 03:00 İÇİMİZ BOŞALDI! 01-01-1970 03:00 MÜFTÜ MÜ SEÇİYORUZ, BELEDİYE BAŞKANI MI? 01-01-1970 03:00 VİZYON BUDUR İŞTE! 01-01-1970 03:00 KOLTUĞU KORUMA YASASI 01-01-1970 03:00 GELECEĞİN MİLLETVEKİLİ 01-01-1970 03:00 BİZİM GASPIRALI 01-01-1970 03:00 SEÇİME GİDERKEN… 01-01-1970 03:00 HERKESE EŞİT SU! 01-01-1970 03:00 SUSUZLUĞA DAİR… 01-01-1970 03:00 ARAP SAÇI!.. 01-01-1970 03:00 BAŞIBOŞLUK OLURSA… 01-01-1970 03:00 AYAĞINI DEMOKRASİNE GÖRE UZAT! 01-01-1970 03:00 HATADAN DÖNMEK FAZİLETTİR! 01-01-1970 03:00 1943’TE İNDİRİM, 2023’TE BİNDİRİM! 01-01-1970 03:00 YAŞASIN CUMHURİYET, YAŞASIN BARTIN GAZETESİ! 01-01-1970 03:00 MÜSTAHAK BİZE! 01-01-1970 03:00 KÖK MAAŞIN KÖKÜ 01-01-1970 03:00 CEHALETLE SAVAŞ 01-01-1970 03:00 YETER Kİ EZAN SUSMASIN! 01-01-1970 03:00 BU KAFAYLA BİZİ DAHA ÇOK SEL ALIR! 01-01-1970 03:00 ADALET MÜLKÜN NERESİNDE? 01-01-1970 03:00 GİDERİN BU HAKSIZLIĞI!!! 01-01-1970 03:00 AL SANA YÜZDE 25 01-01-1970 03:00 ADALET, BAKAN, TUNÇ, BARTIN 01-01-1970 03:00 MAZBATASIZ VEKİL 01-01-1970 03:00 YÜRÜYÜN BE, KİM TUTAR SİZİ! 01-01-1970 03:00 İSTİKRAR BUYSA… 01-01-1970 03:00 BU İŞTE BİR İŞ VAR 01-01-1970 03:00 OLMAK YA DA OLMAMAK 01-01-1970 03:00 SEN NEYE HAZIRSAN O DA SENİN İÇİN HAZIRDIR 01-01-1970 03:00 ANKARA’YA 2 BİLET 01-01-1970 03:00 DİLE BENDEN NE DİLERSEN 01-01-1970 03:00 NABER SAYIN BAŞKAN? 01-01-1970 03:00 SEN BEN KAVGASI 01-01-1970 03:00 İNSANI YAŞAT Kİ DEVLET YAŞASIN 01-01-1970 03:00 HAYATIMIZ DEPREM 01-01-1970 03:00 ÖMÜR TÖRPÜSÜ 01-01-1970 03:00 Bİ KERECÜK DAHA 01-01-1970 03:00 SEÇİM HEDİYESİ 01-01-1970 03:00 GÜNDÜZ ABİ DE HİDAYETE ERDİ 01-01-1970 03:00 2022’YE VEDA ŞİİRİ 01-01-1970 03:00 DÜZENLEMENİN DÜZENSİZLİĞİ 01-01-1970 03:00 BU KAFAYLA OLMAZ! 01-01-1970 03:00 BİZİM NEYİMİZ EKSİK? 01-01-1970 03:00 BİR PUL ÜZERİNDEN GAZETECİLİK DERSİ 01-01-1970 03:00 KENDİ DÜŞEN AĞLAMAZ 01-01-1970 03:00 SAĞLIK BEKLEMEZ 01-01-1970 03:00 DAVA ADAMI 01-01-1970 03:00 KALDIRIMLAR YAYALARINDIR! 01-01-1970 03:00 SIRADA AĞIZLARA FERMUAR MI VAR? 01-01-1970 03:00 EPİSTEMOLOJİK BİR YAZI 01-01-1970 03:00 İMECE Mİ DEDİNİZ, HADİ CANIM SİZ DE! 01-01-1970 03:00 YEMEKTE KONUT VAR: AFİYET OLSUN 01-01-1970 03:00 FIRSATÇILIK 01-01-1970 03:00 99 YILDIR YAZIYOOOOR 01-01-1970 03:00 PARAN KADAR KONUŞ 01-01-1970 03:00 SOKAKTAN BİLDİRİYORUM 01-01-1970 03:00